Bir “Avrupa” Hikâyesi

Bazı günler vardır ki; Erkin Koray’ın bir röportajında söylediği gibi “havada bir elektrik hasıl” olur. İşte bundan tam on yıl önce 9 Haziran 2015’te Bursa’yı saran bir heyecan dalgasının adım adım gelişini haftalar önceden hissetmiştim; Europe‘un 54. Uluslararası Bursa Festivali kapsamında vereceği konser “tarihe geçecek bir konser olacak” diyordu içimdeki ses.

Nisan ayının sonlarıydı, konser tarihi belli olur olmaz soluğu Bursa Kültür Sanat Turizm Vakfı (BKSTV) ofisinde almıştım. Haberin heyecanıyla, Europe’u ilk dinlediğim günlere dönmüştüm sanki; BKSTV kadrosundan Mustafa Çokran ile birlikte neler yapabiliriz diye konuştuk. Konserin tanıtımına destek olmak için radyo programımda ve sosyal medyada davetiye promosyonu yapmanın yanı sıra Blue Jean / Headbang dergisine Europe ile bir röportaj yapmaları için aracı olmuştum.

Konser biletleri satışa çıkar çıkmaz, eski tayfadan arkadaşların bu konseri en önden izlemeyi hakkettiklerini düşünerek, ön bloktan 30 adet bilet satın aldım. İlk haftalar bilet satışları çok düşüktü, son haftaya girdiğimizde İstanbul ve diğer şehirlerden de artan ilgiyle biletler tükendi.

Konserden önceki gün Mustafa Çokran aradı ve Botanik Park’a İskender yemeye davet etti. Gittiğimde kendimi Europe elemanlarıyla aynı masada İskender sipariş ederken buldum; Avrupa rüyası sürreal bir şekilde devam ediyordu. Grupta et yemeyen biri vardı ve onun için vejateryan İskender hazırlandı.

Bu arada Blue Jean dergisinden sevgili dostum Çağlan Tekil‘le konser sonrası için, o dönem etkinlik direktörlüğünü yürüttüğüm Hayal Kahvesi’nde “Europe After Party” organizasyonu planladık. (Konser öylesine coşkulu ve enerji dolu geçecekti ki konserden çıkan yüzlerce kişi Kültürpark’tan FSM’ye partiye katılmaya gelecekti; hem bir umut belki Europe elemanları da gelebilirdi.)

Konserin gerçekleşeceği gün öğle saatlerinde Europe üyelerinin katıldığı bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıyı izleyenler arasında Europe’u bu turnede takip eden dünyaca ünlü Classic Rock Magazine dergisinin muhabirleri de vardı. Konser saati yaklaştıkça herkes gün boyu süren yağmurun, akşam da devam edip etmeyeceğini ve yağmur olursa konserin nasıl etkileneceğini merak ediyordu.Konserin başlamasına çok kısa bir zaman kalmıştı ki yağmur durdu. Bursa ve farklı illerden Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu’nu dolduran yaklaşık 2.500 izleyici tarihe tanıklık edeceklerini için için seziyor gibiydiler, atmosferi saran auradan bunu hissedebiliyordum.

Konser başladığında artık dış dünyayla bağlar kesilmiş, herkes sahnede son derece enerjik bir performans sergileyen Joey Tempest ve arkadaşlarına odaklanmıştı. Europe, belki de beklenenin üzerinde bir katılım sağlayan seyircinin de etkisiyle konser boyunca motivasyonunu hiç kaybetmedi. Eski albümlerden hit şarkılara geçildikçe seyircinin coşkusu artıyordu ve beklenen final “The Final Countdown” introsu girdiğinde Açık Hava Tiyatrosu’nda bu kez konfeti yağmuru başlamıştı. Bu rüyayı hafızalarına kazımak isteyen ve ayağa kakmış binlerce müzikseverin oluşturduğu mutlu tablo kameralarla ölümsüzleşiyordu.

Bu konserden birkaç yıl sonra Classic Rock Magazine dergisinin 24 yazarının, hayatlarının unutulmaz konserlerini kaleme aldıkları ve Rock tarihinin efsanevi konserlerini de içeren derlemede Europe’un Bursa konseri de yer alıyordu. Bir başka deyişle, uzun yıllar boyunca yazılarıyla dünya Rock tarihini belgelemiş olan yazarlar, Europe’un Bursa konserini Rock tarihinin efsanevi ve hayat değiştiren konserleri arasında göstermişlerdi.

Classic Rock Magazin yazarının da Europe Bursa konseri yazısında belirttiği gibi konserde çoğunluk olan genç izleyicilerin bir kısmının belki de ilk konseriydi bu ve artık onlar için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.